İstemeden Sevgilimi Aldattım Çok Güzeldi

Ben Sinem. 21 yaşında, kumral, ela gözlü, hafif balık etli biriyim. Sokağa yataktan kalktığım halimle bile çıksam dikkat çekerim. Bir gün telefon hattımda sorun olmuştu, operatör bayisine gitmeye karar verdim. Sabah 8’de açılır diye düşünerek sabahtan bayinin yolunu tuttum. Bayiye geldiğimde henüz açılmamıştı. Kapıda, orda çalışanlardan biri vardı, o da açılmasını bekliyordu. Bir sevgilim olduğu için ilgi ona göstermedim, ama gayet yakışıklıydı. Ne zaman açılacağını sormak için konuşmaya başladım. “8:30’da açılacak.” dedi. Sonra nasıl oldu anlamadım, sohbet etmeye başladık. 10 dakika içinde birçok şey konuştuk.

Mağaza açılıp diğer çalışanlar gelince, samimiyetimizi görüp, ona kim olduğumu sordular. O da beni kuzeni olarak tanıttı. Ama en önemli şeyi unutmuştuk, isimlerimi bilmiyorduk. Mağaza kıyafetlerini giyip, yaka kartını takınca, isminin Ahmet olduğunu gördüm. Gülümseyerek, “Ben de Sinem, memnun oldum kuzen!” dedim. Neşeli bir insan olduğu için o da gülümsedi. Sonra işlemlerimi yaptı ayrıldım ordan. Ama aklım o tatlı yüzünde kalmıştı. Bir sevgilimin olduğunu düşünüp Ahmet’i unuttum sonra. Akşam telefonum çaldı. Yabancı numaraydı, açtım, “Nasılsın?” dedi. “Kimsiniz?” dedim. “Kuzen aşk olsun, tanımadın mı sesimi?” dedi. O an anladım Ahmet olduğunu. Bir saate yakın konuştuk…

Artık sürekli arıyordu, mesajlar atıyordu. Ben de dayanamayıp cevap veriyordum. Samimiyetimiz ilerleyince, “Kuzen senle içelim bir gün!” dedi. Ben normalde alkolü çok seven biriyim, ama sevgilim hiç sevmez ve benim içmeme de izin vermezdi. Ama Ahmet’e tamam demiştim. Bir gün akşam üzeri buluştuk, 70’lik votka aldık, atladık arabaya, sessiz sakin bir yere çektik arabayı ve içmeye başladık. Dediğim gibi ben içmeyi sevdiğim için, biraya da votkaya da viskiye de alışıktım. Ama Ahmet sürekli bira içermiş. Votkayı içince çok geçmeden buldu kafayı. Artık saat ilerlemiş, gece yaklaşıyordu. Ahmet arabanın ön tarafındaydı, ben de arkada içiyordum. Kalktı yanıma geldi, tabii zorlanarak. Yarım saat falan konuştuk, derdini dinledim…

Derdi bitti, bu sefer bana iltifat etmeye başladı. Yok, “Çok güzelsin!”, yok, “Seni görünce erkek olduğumu hatırlıyorum!” demeye başladı. Ben ne yapacağımı bilmez halde, hem onu yatıştırmaya çalışıyordum, hem de içmeyi bilmeyen biriyle içtiğim için kendime küfürler ediyordum. Bu arada Ahmet’in iltifatları el hareketlerine dönüşmüştü. Yüzüme, boynuma dokunuyordu. Ben sürekli elini itiyordum. Ama o daha çok ilerliyordu. Sarhoş bile olsa bir erkeğe karşı koymak çok zormuş, o an bunu anladım. Ahmet artık öpmeye de başlamıştı. “Dur, sen sarhoşsun. Yapma!” diyordum sürekli, ama o beni dinlemeden ilerliyordu. Bir ara itmemem için ellerimi tuttu sıkıca ve göğüslerimi öpmeye başladı. Ben halen durmasını söylüyordum ama dinlemiyordu…

Yalan yok, artık benim de hoşuma gitmeye başlamıştı. Ama sevgilimi aldatamazdım, bu yüzden halen karşı koyuyordum. Bu arada Ahmet çoktan üzerimdekileri çıkarmıştı bile. Bir eliyle ellerimi tutuyor, bir eliyle vücudumun her yerine dokunuyordu. Sonra pantolonumu da çıkardı sadece külotumla kalmıştım. Kendi kıyafetlerini de çıkarıp üzerime uzandı. Karanlıkta fazla göremiyordum, ama o çırılçıplaktı. O an vücuduma değen sikini hissettim ve içim tuhaf oldu. Vücudumu öpmeye devam ediyordu. Ben artık kendimi bırakmıstım. O da anladı bunu, “E be güzelim, madem sen de istiyorsun, neden karşı koyuyorsun ki?” dedi. Ben hiç konuşmadan olayın akışına bıraktım kendimi. Ahmet sevişmeyi uzattıkça uzatıyor, bana orgazm üzerine orgazm yaşatarak delirtiyordu beni…

Nerdeyse bir saat öpüşüp, yalaşıp, seviştik. Ben dayanamadım, sikini tutup üzerine oturmak istedim, ama elime aldığım anda bırakmam bir oldu. Ahmet neden bıraktığımı sordu. Önce cevap veremedim, sonra sevgilimi aldatamayacağımı söyledim. Ama neden çok başkaydı, siki çok büyüktü, en önemlisi kalındı. Açıkcası korkmuştum. Ahmet sinirlendi, “Bu aşamaya kadar gelmişiz, duracak mısın şimdi?” dedi. Aslında haklıydı, benim de durmaya niyetim yoktu. Korka korka almaya çalıştım o kalın sikini. Canım çok yanıyordu, ama belli etmiyordum. En sonunda hepsi girmiş, rahat bir nefes almıştım. Sonra yavaş yavaş oturup kalkmaya başladım. Alıştıkça hızlandım, Ahmet de alttan pompalamaya başlamıştı. İkimiz de deli gibiydik. Hızlandık. Ben bu arada iki kere orgazm olmuştum…

Artık yorulmaya başlamıştım. Ahmet, “Arkanı dön, domal!” dedi. Üstünden kalkıp arkamı döndüm ve domaldım. O pozisyonda da yarım saat sikti beni. Ben üst üste orgazm oluyordum. Ama bir gariplik vardı bu işte, bir saat seviştik ve bir saate yakın beni sikti ve halen boşalmamıştı. “İlaç mı aldın sen?” diye sordum. “Hayır, tutuyorum kendimi!” dedi. Şaşırmıştım, çünkü sevgilim en fazla 5 dakika tutabiliyordu kendini. Durumun zevkini çıkarıp, yarım saat daha siktirdim kendimi. Ama artık bitmiştim, orgazm olmaktan titriyordum sürekli. “Boşal artık!” dedim…

Tekrar üzerine geçmemi söyledi. Geçtim, ama önce sikini ağzıma alıp ıslatmak istedim, ama nafile, o kadar kalındı ki alamıyordum. Yanlarını ıslattım bıraktım. Yavaşça üzerine oturdum. Ben Ahmet’in üzerinde durmadan zıplıyordum. “Artık sen de boşal!” diye bağırıyordum orgazm olurken. Ahmet o an dayanamadı içimden çıkıp, kendi göbeğine boşaldı…

Birer sigara içip dinlendikten sonra toparlandık ve beni evime bıraktı. Sevgilimi aldattığıma pişman olmuştum, ama aldığım zevk müthişti. Bilmiyorum artık kendimi bir daha Ahmet’e siktirir miyim? Bu sorunun cevabı büyük bir olasılıkla EVET 🙂